Uzun dönem riskleri; Gebeliğin başlangıcı olarak, gebe kalınan tahmini ilişkinin olduğu gün değil, son adet kanamasının ilk günü (SAT) kabul edilir.Bu durumda kanamanızın başladığı gün istatistiksel anlamda gebeliğiniz başlamıştır. Bu şekilde hesaplandığında insanlarda gebelik 280 gün yani 40 haftadır.
Gebelik üç bölümde takip edilir;
Rahim (Uterus): Bebeğin geliştiği ve yerleştiği yerdir. Aslında kas yapısındadır. Gebelik esnasında bebeğin gelişebilmesi için gevşer. Doğum esnasında bu kaslar kasılarak şiddetli ağrılar oluşturur,bu ağrıların sebebi uterusun giriş kapısı olarak adlandırılan serviksin açılmasıdır. Servikal açıklık 10 cm. olunca doğum gerçekleşir. Serviks, vajinanın sonunda yer alan uterusun giriş kapısıdır. Bir kanal yapısındadır ve bu kanaldaki salgılar spermi depolar, geçişini sağlar ve vajenin asit salgısına karşı koruma sağlarlar. Uterusun iç yüzü endometriyum adı verilen bir tabaka ile kaplıdır. Hormonal etki ile endometriyum gebelik materyalinin yerleşmesi ve gelişmesi için elverişli bir hale gelir. Gebelik oluşmadığında ise adet kanaması ile dökülür.
Fallop Tüpleri: İki tanedirler.Overler (yumurtalıklar) ile uterus arasında bulunurlar. İç cidarı oldukça ince bir kanaldır. Uçlarında fimbriya denilen saçak şeklinde uzantıları vardır. Ovulasyon (yumurtlama) esnasında bu saçaklar oositi (kadın üreme hücresi) yakalayarak tüpün içine doğru iterler. Oosit ile sperm arasındaki döllenme fallop tüpünde gerçekleşir.
Over (Yumurtalık): Uterusun iki yanında fallop tüplerine yakın yerleşimlidirler.Yumurtalıklarda bulunan folliküller her adet döneminde olgunlaşarak oositi oluştururlar. Bu sistemde bozukluk olursa adet düzensizlikleri ve gebe kalamama sorunları olabilir.
Vajen: Kas ve bağ dokusundan oluşmuştur. İlişkiye girilen ve spermlerin bırakıldığı yerdir.Ortalama 8-12 cm. uzunluğundadır. İç yüzeyinde genişlemeye yardımcı ruga dediğimiz kıvrımlar vardır.
28 günde bir adet gören bir kadın için yumurtlama zamanı kanamanın başlangıcından itibaren 14. gün civarıdır. Yumurtalıklardan atılan oosit tüplerde sperm ile birleşerek ZİGOT’u (Embriyo) oluşturur ve artık döllenme dediğimiz olay gerçekleşmiştir. Bundan sonra döllenme sonucu oluşan zigot tüplerden rahme doğru yol alır.
Bu arada iki hücre, dört hücre, sekiz hücre (Blastokist) gibi giderek artan sayıda bölünür. Rahim boşluğuna ulaştığında endometriyumda tutunacağı yeri belirler ve oraya yerleşir. Artık gebelik oluşmuştur. Döllenmiş olan yumurta rahim duvarının daha derinlerine doğru gömülür. Bu esnada bazı gebelerde hafif bir kanama veya adet kanaması kadar kanama olabilir. Bazı anneler bunu adet kanaması olarak yorumlayabilirler, buna halk arasında ÜSTÜNE GÖRME denir. Bu yerleşme sonrası “Amniyon kesesi” adı verilen sıvı dolu boşluk oluşur. Bebeğin anne ile bağlantısını sağlayacak olan plasenta ve göbek bağının ilk şekli ortaya çıkar. Kan hücreleri ve damarlar oluşur. Dolaşım başlar ve kalp hızla gelişir. Dolaşım sistemi bebeğin görevini yapmaya başlayan ilk organ sistemidir.